Peki, sen de çaya aşık mısın?
Bir mekânı güzelleştiren nedir? Samimiyet, doğallık ve güler yüz olabilir mi? Belki de cevabı size Mum’s Cafe Karaköy verebilir…
Atalay Demirci’yi şahsen tanımıyorum ama keyifli bir insan olduğunu düşünüyorum. Çay üzerine yazdığı şiiri görünce daha da bir ısındı içim doğrusu:)
Birisi sizde doğru ”Çaaaayy” diye bağırırsa, siz de aynı heyecan ile elinizi kaldırır ve ”Rizee” diye tamamlarsınız değil mi? Çünkü bugün Rize çayı bizler için bir takım, bir kültür, bir gelenek… Kısacası hayatlarımızın bir...
Benim şirin arkadaşım Şahika; gezmeyi, keşfetmeyi, yeni tadları ve şükürler olsun ki çayı pek sever Henüz çok yeni açılmış olan çay evi ”Çaycı İzzet Efendi” keşfini çay dostları için yazdı! Blogunda kitaplar, filmler, keşifler...
Çay; benim dünyamdaki en elit, en arabesk, en geleneksel ve en yeni şey! Sürekli hayatımızın içine karışıp, varlığını sürdüren bir imza gibi! ”Gel bi çay koyayım, hem de konuşuruz’‘ daveti kadar sıcak, demlikten incecik cam bardaklara akarken etrafa yayılan yasemin kokusu kadar romantik, Sabah çayı kadar ‘günaydın’ , akşam çayı kadar yorgunluğa ‘dost’ Nasıl olur da sevilmez şimdi? Bu yüzden çaya dair ne varsa buluyor, deniyor ve aşkla paylaşıyorum! Benimle bu aşkı paylaşır mısınız?
