Bir Efsanesin Sen ”Tirebolu 42”
Bir gazoz markasının sloganıydı sanırım ”ne olursan ol, efsane ol” diyordu! Evet bazı çaylar için de durum tam olarak bu. Yüzlerce isim, özellik ve marka içinden bazıları bir şekilde sıyrılıyor ve efsaneleşiyor. İşte en güzel örneği ”42 numaralı Tirebolu Çayı”
42; bir üretim tekniği ya da özel bir kod değil. Çaykur fabrikalarını numaralandırıyor. Tirebolu fabrikasının numarası ise 42:) Tabi bunun yanı sıra bir efsanesi de var. Bazı kaynaklar da diyor ki; kurtuluş savaşı yıllarında giresunlularca kurulan iki gönüllü alay varmış. Bunlardan biri, binbaşı hüseyin avni(alparslan) komutasındaki 42. gönüllü alay. 42. gönüllü alayın komutanı olan binbaşı hüseyin avni bey, tirebolulu olduğundan, çayın adının buradan da geldiğini söyleyen kişi sayısı oldukça fazla. Fakat ne olursa olsun; çayı ile efsaneleşmiş 42 numara artık bizim için bir marka!
Giresun’un Tirebolu ilçesinde kurulan Çaykur fabrikasında 1959 yılından beri üretilen bu çay, diğerlerinden tat ve üretim olarak daha farklı. Bu yüzdendir ki içenler tadını unutamıyor, alıp, baş köşelerinde saklıyorlar. Gazeteci Ülkü Özel Akagündüz bakın nasıl anlatmış bu çayın sürecini;
Bu fabrikaya işlenmek üzere gelen çay, Ordu’nun Perşembe ilçesi ve Trabzon’un Vakfıkebir ilçesi arasındaki bölgeden toplanıyor; ama toprak açısından en özellikli alan; Giresun’un Espiye ve Eynesil ilçeleri ki burada yalnızca çay değil fındık da güzel oluyor. Bu bölgenin Rize’den daha fazla güneş görmesi çaya tam da tiryakilerin sevdiği buruk tadı veriyor. Toprak, güneş ve elbette Karadeniz’in yüksek dağları… Tirebolu çayının güzelliği biraz da sahile yakın çaylıkların dağlara taşınmasında gizli. Ve işte tiryakiyi sevinçten ağlatacak detaylar: Yaş çayın filizleri makas değmeden elle toplanır ve Çaykur’un diğer fabrikalarındaki gibi stoklanmaz. O gün toplanan çay hemen ertesi gün işlenir. Elek gözüne göre yedi nevi çay üreten Çaykur’un 2. nevi ürünüdür. Bu ne demektir? İki numaralı elekten filizin yalnızca üst kısmı geçer ve bu ince kısım keyif çayı olarak bilinir. Mayıs ayının ilk sürgünlerinden üretilen Tirebolu çayı harmanlanmayan yani nevilerin birbirine karışmadığı tek üründür aynı zamanda
Harika değil mi? Şimdi bu kadar detayı bilip, bu çayı arayıp almamak mümkün mü?
Çaykur satış noktalarında ve yanlış görmediysem bazı Bim marketlerinde de yakın bir süredir satışta. Tabi, eğer yolunuz düşerse bizzat yerine gidip, oradan almak en makbul olanı. Tirebolu’yu araştırırken aşağıdaki güzel video ile karşılaştım. Hem çay kültürünü hem de doğal güzelliklerini harika şekilde yansıtmışlar. Sizlerle de paylaşmak istedim.
Bu arada Tirebolu demişken Anadolu Lezzet Dolu ve Sonradan Gurmeler ‘in de Tirebolu’lu olduklarını, gördüğünüz ve tanıştığınız yerde çayı, oraları, güzellikleri ve efsaneleri bir de onlardan dinlemenizi tavsiye ederim. Bana da durmadan bu çayı önerdikleri için bu yazıyı onlara ithaf ediyorum:)
Kapanışı 42 numaralı Tirebolu Çaykur çay paketi üzerindeki tanıtım ile yapmak istiyorum:
Doğu Karadeniz Bölgesi’ nin batısında farklı iklim özelliğine sahip, yüksek kesimlerdeki kaliteli çay yapraklarından özenle üretilmiş, adını yöreden alan, nefis demi ve aroması ile farklı bir tiryaki kitlesi yaratan bu özel çay 500gr’ lık karton kutularda satışa sunulmaktadır.
Afiyetler ola!